Almanya İçişleri Bakanı Alexander Dobrindt, Avrupa’da artan düzensiz göçle mücadele kapsamında bazı komşu ülkelerin içişleri bakanlarıyla önemli bir zirve gerçekleştirdi. Almanya’nın en yüksek noktası olan Zugspitze Dağı’nda düzenlenen toplantıya Fransa, Polonya, Avusturya, Çekya ve Danimarka’dan üst düzey temsilciler ile AB Komisyonu yetkilileri katıldı.

AB’ye Ortak Çağrı: Fon, Reform ve Güvenlik

Toplantının ardından yapılan ortak açıklamada, yasa dışı yollarla Avrupa’ya giren göçmenlerin son on yılda iltica sistemleri üzerindeki yükü artırdığı, güvenlik tehditlerini beraberinde getirdiği ve toplumsal kutuplaşmayı körüklediği belirtildi. Katılımcılar, bu sorunla mücadelede ortak kararlılığı vurguladı.

Açıklamada şu öncelikler öne çıktı:

AB Komisyonu’ndan göç ve iltica reformuna yeterli fon sağlanması talep edildi.

İnsan kaçakçılığına karşı tüm üye ülkelerin SIENA Bilgi Ağı’nı standart olarak kullanması istendi.

Europol üzerinden üçüncü ülkelerle kişisel veri paylaşımına imkân tanıyan uluslararası anlaşmalar yapılması çağrısı yapıldı.

Yasa dışı mali akışların takibinin artırılması ve mali soruşturmalara öncelik verilmesi vurgulandı.

Geri Gönderme ve Frontex Genişlemesi

Açıklamada, düzensiz göçmenlerin geldikleri ülkelere geri gönderilmesinin kararlılıkla uygulanması gerektiği belirtildi. Ayrıca AB ve uluslararası hukuka uygun şekilde üçüncü ülkelerde “geri gönderme merkezleri” kurulması ve AB Sınır Güvenliği Ajansı Frontex’in görev alanının genişletilmesi gerektiği ifade edildi.

Afganistan ve Suriye Vurgusu

Dikkat çeken bir diğer detay ise Afganistan ve Suriye’den gelen düzensiz göçmenlerin ülkelerine geri gönderilmesine imkân sağlanması çağrısı oldu. Bu talep, AB ülkeleri arasında göç politikalarının daha sertleşebileceğinin işareti olarak değerlendiriliyor.

Stratejik Ortaklık ve Dış Sınırlar

Zirvede AB’nin dış sınırlarının daha etkili korunması gerektiği vurgulandı. Katılımcı ülkeler, göç akışının yoğun olduğu üçüncü ülkelerle stratejik ortaklıkların genişletileceğini duyurdu.

Bu gelişmeler, Avrupa’da göç politikalarının daha sert, koordineli ve güvenlik odaklı bir yöne evrildiğinin sinyallerini veriyor.